İstanbul’un geceleri başka hiçbir yere benzemez. Gürültünün, ışıkların, kalabalığın ardında gizlenen binlerce hikâye vardır. Benim hikâyemse, Şişli’de bir travesti ilanına denk geldiğim o geceyle başladı.

Kafamda bir plan yoktu. Sadece yorgundum. Günüm kötü geçmişti, içimde tuhaf bir sıkışma vardı. Telefonu elime aldım, “istanbul travesti” diye arattım. Birkaç sayfa gezdim, sonra karşıma çıktı:
“Selin – Şişli Travesti – Gerçek Fotoğraflar, Gerçek Tutku.”

Fotoğraflarındaki kadın gözlerimi uzun süre ekran başında tuttu. Dudakları dolgun, omuzları zarif, gözlerinde bir “gel ama dikkat et” havası vardı. Numara altındaydı. Aradım.
Telefonu açar açmaz sesi içimi titretti:
“Nerdesin yakışıklı?”
“Mecidiyeköy tarafındayım, yakınım aslında,” dedim.
“O zaman fazla düşünme, konumu atıyorum,” dedi.

On dakika sonra Şişli’nin ara sokaklarından birinde buldum kendimi. Eski ama bakımlı bir apartmanın ikinci katına çıktım. Kapı aralandı, içeriden vanilya kokusu geldi. Karşımda Selin vardı. İnce bir saten sabahlık, altından görünen ipeksi ten ve gözlerinde o aynı davetkâr ifade.

İçeri girdim, kapı kapandı.
“Kendini kasma,” dedi.
Sanki yıllardır tanıyormuşum gibi konuşuyordu.
“İlk defa mı?” diye sordu.
“Evet,” dedim ama yalan söylemiyordum. İlk defa bir travestiyle böylesine yalnız kalıyordum.

Selin yaklaştı. Parmak uçlarını göğsüme koydu, yavaşça boynuma çıktı.
“Rahatla… burası senin güvenli alanın,” dedi.
Sesi hem huzur veriyor hem de içimdeki kontrolü alıyordu.

Yatağa doğru yürüdü.
“Gel,” dedi, “önce biraz masajla başlayalım.”
Ardından yağ şişesini aldı, eline döktü, sırtıma dokunduğu anda sıcaklık damarlarıma yayıldı. O ellerde sanki elektrik vardı.
Her dokunuşunda biraz daha gevşedim, biraz daha kontrolümü kaybettim.

Masaj bitmeden dönmemi söyledi. Gözleriyle beni süzüyordu

“Seninle farklı bir enerji var,” dedi.
O an anladım ki bu gece sadece fiziksel bir şey olmayacaktı.

Selin’in hareketleri kadınsıydı ama içinde bastırılmış bir güç vardı. Yavaşça bana yaklaştı, dudaklarımız birleşti. Zaman durdu.
Vücudu tenime değdikçe nefesim hızlanıyordu. Kalbim göğsümden çıkacak gibiydi.
O kadar kadındı ki, cinsiyetin bir anlamı kalmadı.

O gece boyunca defalarca hissettim onu. Kimi zaman sertti, kimi zaman yumuşak… ama hep tutkuluydu. İstanbul travesti hayatının neden bu kadar konuşulduğunu o an anladım. Bu sadece bir beden meselesi değil, tamamen duyguların ve yasakların iç içe geçtiği bir enerji patlamasıydı.

Sabah olduğunda güneş perdelerin arasından süzülürken Selin hâlâ yanımdaydı.
“Beğendin mi İstanbul’un gecelerini?” diye sordu gülerek.
“Artık unutamayacağım,” dedim.

Kapıdan çıkarken, koridorda aynaya baktım. Yüzümde hem yorgunluk hem de tatmin vardı. Şişli sokaklarına karışırken aklımda tek bir cümle dönüyordu:
“Bir gece değil, bir deneyim yaşadım.”